Ana görsel olarak yazıya eklediğim fotoda bir kurt yada meyve sineğinin gözlerini goruyorsunuz. Simdi gözünüzün önüne bu sineğin ne kadar kucuk oldugunu getirin ve bu gözlerin oraya monte edilmesinin, işlevsel olmasının, işlevsel halde tutulmasının ve tum bu özellikler korunurken vücudun diğer parçaları ve sineğin yasam mücadelesinde de ona fayda saglamasini avantajlı kılması gerektiğini hayal edin. Tum bu hayallerden sonra benzeri bir mekanizma hak getire kucucuk bir hücreyi dahi insan oglunun binlerce yillik bilim altyapisina ragmen uretemedigini dusunun.
Tum bunlardan sonra farkına varmanız gereken şey nedir ? Yaraticinin büyüklüğüdür değilmi ? Yaraticinin buyuklugunu idrak edebileceğimiz o kadar çok ornek varki, bu ornekler her zaman gözümüzün onundedir ve cogumuz onları görmeyiz. Belli gun ve gecelerde artan dini atmosfer bile bunları görmemizi sağlayamaz cogumuz ancak o gun ve geceler popüler diye biraz ibadet eder gibi yaparız.
Yaraticinin büyüklüğünü idrak etmemizi saglayacak gercek şey bunlar uzerinde dusunmektir. Çünkü Yüce Allah ustun koru yapılan kabullerin imana çok yakin olmadiklarini ancak teknik olarak belli bir sekil alma gibi görülebileceğini bizlere su ayetle bildirmektedir:
Bedeviler, ‘İman ettik’ dediler. De ki: ‘Siz iman etmediniz; ancak ‘İslam (müslüman veya teslim) olduk deyin. İman henüz kalplerinize girmiş değildir. Eğer Allah’a ve Resûlü’ne itaat ederseniz, O, sizin amellerinizden hiç bir şeyi eksiltmez. Şüphesiz Allah çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.’ Hucurat 14
Kisi bu duruma ancak samimiyetle gelebilir, sinek gözleri, kemiklerimizin vücudumuz içerisinde yerleştirilmesi sekilleri, yasayan canlı kanlı bir robot gibi çok yüksek çok akil almaz biyolojik sistemlere sahip olmamız bunların hepsi yaraticinin kendini eserleri uzerinde gostermesidir ancak bunlar uzerinde samimiyetle durup düşünmeyen kisilerin bu yaratilisin hakkini vermesi mümkün degildir. Yine insanin dünyaya imtihan icin gönderildiğinin bir baska açık kanıtı insanin düşünüp degerlendirebilen, anlamlandirabilen entellektüel bir yapıya sahip olmasıdır.
Boylelikle Yücel Allah bizlere sinek gözlerinden, idrak edip anlayabilecek kalpler ve beyinler neticesinde kendi varligini seksiz şüphesiz bulabilecek yollar insa etmiştir.

Evrimciler gore bunların ataları olan farklı sineklerde milyonlarca Yil boyunca gerceklesen tamamen tesadüflerin eseri olan mutasyonların milyonlarca Yil boyunca hatasız bir sekilde birikmesine bu birikme sırasında rar seviyelerde olan organların bu birikmenin sonuclanmasini sabirli bir sekilde ve bir sekilde eksiklerine ragmen yasamini sürdürerek beklediğine inamamizi istiyorlar. Sinekler ilk ciktiklari andan itibaren bu kompleks gözlere sahiptiler ve milyonlarca yildir bu gözler değişmedi. Evrimcilerin Yüce Allahin nurunu kapatma çabaları çok yersizdir, mızrak çuvala sigmamaktadir. İnsanı bir damla sudan yarattı; fakat görürsün ki o, yaratıcısına apaçık bir muhalif olup çıkmıştır! Nahl 4
Evrim Yaratilis Evrim- Yaratilis- Dinler