Profesör Michael Denton’ın medeniyetimizin gelişiminin daha biz gelmeden hazırlanmaya başladığını ve bizimde bu hazırlığa uygun bir tarzda yaratıldığımızı gösterdiği serisine devam ediyoruz. Aslında her gün gözlerimizin önündeki bu gerçekler ve kanıtlar eğer üzerinde düşünülmezse önemsiz birer detaymış gibi duruyor. Halbuki her biri ayrı bir başrol oyuncusu.
Profesör Denton bu yazıda bakırın eritilebileceği kadar yüksek bir ısıya ulaşmış olmamızın medeniyetimizin yükseliş hızının daha da keskinleşmesine vesile olduğunu gösteriyor.
Size her istediğiniz şeyi verdi. Eğer Allah’ın nimetini saymaya kalkışırsanız, onu sayıp-bitirmeye güç yetiremezsiniz. Gerçek şu ki, insan pek zalimdir, pek nankördür. İbrahim 34
Bakırdan Demire Geçiş İnsanoğlu İçin Çok Keskin Bir Avantaj Sağladı
Bakırın eritilebilmesi için 1150 ile 1250 derece arası bir sıcaklık gereklidir, ancak demir için bundan çok daha yüksek dereceler ve daha indirgeyici şartlar gerekmektedir. Demirin eritilebilmesi için aynı zamanda havanın maden eritme özelliğinden de faydalanılması gerekmektedir. Bunun yapılabilmesi için çok daha gelişmiş fırınlar ve çok daha sofistike teknikler gereklidir. Demir yanlızca 1200 derece ve üzerinde büyük bir ustalıkla eritilebilir. Demir kullanım alanları ve faydaları ile insanlığın kullandığı tüm metaller arasında en faydalı ve kullanışlı olandır, demirin bu faydaları insanlığın demir çağına girmesini sağlamıştır.
İnsanlık İçin Bir Sıçrayış
Bu belirgin bir ilerleme oldu türümüz için. Hali hazırda demir cevherinin tüm dünyada kullanıma hazır halde bulunması, demirin ve onunla oluşturulan alaşımların saban demirinden, gerekli, gereksiz ( çelik dahil) akla gelebilecek her çeşit sağlam ve dayanıklı alet edevatın üretilmesini sağlaması demirin eski dünyada kullanımının yayılmasına sebebiyet vermiştir. Metallerin önemi, ama özellikle demir ve metalurjinin keşfi abartılmış(kullanım açısından) olabilirdi.
Nihayetinde metalurji ateş ve onun uzmanlıkla kullanılması ile oluşturulmuş bir teknoloji idi, Vestal Fire- Rahibe Ateşi isimli eserinde Stephen Pyne şöyle yazmaktadır;
”Gerçekte hiçbir araç yada çaba motor teknolojiden mahrum değildir. Deniz suyu tuza, odun katrana, reçine zift yada terebentine, tohumlar ve üzüm alkole; Odun küle sonra sabuna, kalsitik kayalar kirece dönüşmektedir. sıva ve çimento ise yeni yapılara.”
Seramik, cam yapımı ve kimya yada diğer ateşe odaklı, ateş vasıtasıyla geliştirdiğimiz teknolojiler insanın paleotik çağdan günümüze uzanması açısından çok önemli olsa da metalurjinin keşfi bunların hepsinin üzerine gölge düşürmektedir. (Yani metallerin kullanımı diğer gelişmelerden çok daha önemli ve görkemlidir)
Ateş kullanımındaki ustalığımız ve bunu müteakiben metalurjinin gelişimi ve bunlara ek olarak gelişmiş metalleri üretme yeteneğimiz bizi endüstriyel devrime hazırlamış ve geçtiğimiz beş yüzyıl boyunca gerçekleşen mikroskop ve teleskop gibi keşifleri mümkün kılmıştır. Keşifler etkileyici ve hızlı idi; Dinamolar ve elektrik motorları elektrik çağının kapılarını açtı, içten yanmalı motorlar ise yolcu uçaklarını, jet motorlarını ve elektronik bilgisayarların ikinci dünya savaşı sırasında gelişmesi gibi ilerlemelerin önünü açmıştır.
Seri devam edecek
Bu yazı https://evolutionnews.org/2020/07/for-mankind-copper-to-iron-was-a-landmark-advance/ adresinden İngilizceden Türkçeye çevrilmiştir.